Tam aşılı gençlerde yoğun bakım oranı sıfır
İHA

Koronavirüs salgını ile mücadelede en büyük silahın aşı olduğu, Türkiye’de son yapılan araştırmayla bir kez daha ortaya çıktı. Marmara Üniversitesi yoğun bakım hocalarının koordinatörlüğünde Türkiye’deki pek çok yoğun bakımda aynı anda yapılan çalışma ve Türk Toraks Derneği’nin gerçekleştirdiği ayrı bir araştırmada, 2 bine yakın vaka incelendi.

Araştırmalarda, yoğun bakımdaki vakaların aşılı olup olmadıkları, aşılı ve aşısızların yoğun bakımdaki hastalık şiddet ile süreçleri gözlemlendi. Çıkan sonuçlar ise aşının virüs üzerindeki etkisini gözler önüne serdi.

Tam aşılı gençlerde yoğun bakım oranı sıfır

"YOĞUN BAKIMA GELEN YOK"

Araştırmaya Kepez Devlet Hastanesi Göğüs Hastalıkları bölümünden Uzm. Dr. Ayhan Varol ile birlikte katılan Kepez Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesinin Sorumlu Hekimi Dr. Ayça Gümüş, görev yaptığı pandemi hastanelerinden Kepez Devlet Hastanesi'nin yoğun bakımdaki doluluk oranına ilişkin bilgiler paylaştı. 11 yoğun bakım ünitesinde PCR testi pozitif 70, akciğer bulguları şüpheli olan 6 vaka ile birlikte toplam 76 hasta olduğunu belirten Dr. Gümüş, bu kişilerden yüzde 80’inin aşısız olduğunu, yüzde 20’nin ise tek doz aşılı ya da ek hastalığı çok olan kişilerden oluştuğunu söyledi.

Tek doz aşı olup, bunun yeteceğini düşünen insanlar olduğunu kaydeden Gümüş, "Kesinlikle tek doz aşı yetersiz bir koruma. Yüzde 20’nin yarısı kadarı tek doz aşıyla kalan kısım. İki doz aşı olup gelenler ise çok fazla ek hastalığı olup, koronavirüse yakalanmasa bile yoğun bakıma gelecek hasta grubu yani basit bir gribal enfeksiyon bile bu hastaları yoğun bakıma getirebilir. Genç olup, aşısını tam yaptıranlardan ise yoğun bakıma gelen yok” şeklinde konuştu.

Tam aşılı gençlerde yoğun bakım oranı sıfır

"HASTALIĞIN ŞİDDETİ DÜŞÜYOR"

Aşı yapıldığında yoğun bakımda kalış süresi, hastalığın ağırlığı ve şiddetinin azaldığını ifade eden Gümüş, "Örneğin, 80 yaşında evinde oksijen kullanan KOAH hastası bir vakam, 2 doz aşılı olarak geldi ve bu hastayı 4 gün içerisinde servise çıkardım. Fakat bana 33 yaşında, 40 yaşında, 50 yaşında aşısız pek çok hasta geldi. Ek hastalıkları bile yok, ben bu hastaları servise çıkaramadım ve kaybettim." dedi.

Türkiye’deki bütün yoğun bakımların katıldığı çalışmaya dikkat çeken Gümüş, "Eğer hasta aşılıysa, hastalığın şiddeti düşüyor. Hasta aşısız ise hastanın PaO2/FiO2 oranı çok düşüyor. Bunun sebebi, aşılı olan vakada vücut daha önceden ne yapması gerektiğini ezbere alıyor ve yıkılmıyor. Savaşacak silahlarını önceden hazırladığı için çok çabuk atlatıyor. Ama birdenbire hiç tanımadığı bir virüsle aniden karşılaştığında, vücut aniden çökebiliyor.” ifadelerini kullandı.

Aşının önemine işaret eden Gümüş, “Bu aşı öcü değil, insanları felç yapmaz, kısırlaştırmaz. Bu aşı sadece insanları korur. Gördük ki bu aşı işe yarıyor. İnsanların üşenmemesini ve aşının işe yaradığına inanmasını istiyorum.” dedi.

Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)