TÜRKİYE"de daha 2003 yılında yüzde 21.2 olan sezaryenle doğum oranının, son doğum sayılarıyla yüzde 40"lara ulaşması üzerine, sezaryen doğumları Sağlık Bakanlığı tarafından mercek altına alındı. Bakanlık, hangi durumlarda sezaryenle doğumun tercih edilmesi gerektiğini, “Uygulamaya Yönelik Temel Öncelikler” başlıklı bir rehberde toplayarak, hekimlere şu özet uyarılarda bulundu:
Sezaryen planlanırken, gebeye ve gebeliğe özgü yararları ve riskleri göz önüne alınmalıdır.
Annenin istemi tek başına yeterli bir neden olmamakla beraber, kişiye ait aşırı korku, endişe, panik gibi psikolojik durumların varlığı göz önünde bulundurulmalıdır. Bu durumlarda yeterli ve doğru danışmanlık verilmelidir.
Sezaryen kararı, her hastanın bulguları bireyselleştirilerek verilmelidir.
Tüm tıbbi müdahalelerde olduğu gibi, sezaryen olgularında da bilgilendirilmiş ve aydınlatılmış hasta onay formu alınmalıdır.
42"nci gebelik haftasını aşan, komplikasyonsuz tekil gebelik yaşayan gebelerde, tedavinin bireyselleştirilmesi ve olguya göre karar verilerek doğum şeklinin belirlenmesi önerilmektedir.
Uygun olan vakalarda sezaryen sonrası vajinal doğum önerilebilir
