Kanser hastalarına yaklaşımda bu önerilere dikkat
İHA

Özel bir hastanede görev yapan Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Erkan Arpacı, kanser hastalarına yaklaşımda dikkat edilmesi gereken unsurlara değindi.

Kanser sözcüğünün oluşturduğu korku ve kaygıdan söz eden Arpacı, “Yaşam serüvenimizin herhangi bir noktasında kendimizin, arkadaşlarımızın ya da ailemizden birinin kanser tanısı alması çok uzak bir ihtimal değildir. Birçok kişi hastalığın tanısı ve seyri sürecinde nasıl davranması gerektiğini bilmemektedir, bu bilinmezlik süreci beraberinde duygusal çatışmalar, anksiyete ve depresyon getirmektedir.” dedi.

“HASTA AĞLAMAYA BAŞLADIĞINDA ONU SUSTURMAYA ÇALIŞMAYIN”

Doç. Dr. Arpacı, şu açıklamalarda bulundu:

“Bu süreçte karmaşık tıbbi bilgiyi anlamaya çalışmak, zor tedavi kararlarını vermek ve kabul etmek, tedavinin yan etkileriyle başa çıkmak, hastalığın yinelenmesi korkusuyla yaşamak ve hatta bazıları için yaklaşmakta olan ölümü karşılamak, yaşam kalitesini etkiler.

Hasta yakınları yaşadığı bu zor süreçlerle ilgili duygularını paylaşmaktan ve hastayla konuşmaktan çekinmemelidir. Onların duygularını dürüstlükle anlatıyor olması, hastanın da kendi duygularının farkına varmasını ve ifade etmesini sağlayacaktır.

Kanser hastalarına yaklaşımda bu önerilere dikkat

Hasta ağlamaya başladığında onu susturmaya çalışmayın veya öfkelendiğinde bunun normal bir süreç olduğunu ve onu anladığınızı mutlaka dile getirin. Hastayla duygusal olarak gereken yakınlığı kuramadığınızı fark ediyorsanız, hastanın duygularına ulaşmakta zorluk yaşıyorsanız, fiziksel temas doğru bir seçim olacaktır.

“BOĞUCU VE DOĞALLIKTAN UZAK OLMAYIN”

Hastayla fiziksel temas kurmak istediğinizde boğucu ve doğallıktan uzak olmayın, önce hastadan izin alın ve daha sonra, hastanın elini tutmaktan ona sarılmaktan çekinmeyin.

“ZATEN BİLDİĞİ CÜMLELERİ KURMAKTAN KAÇININ”

Hastaya herkesten duyduğu ve zaten bildiği cümleleri kurmaktan kaçının. ‘Bunu da atlatırsın, kimin ne zaman öleceği belli olmaz belki ben de trafik kazası geçirip öleceğim, moralini iyi tutman lazım, senden daha kötüleri var” gibi cümlelerden uzak durun. Bu cümleler hastalığı basit göstermez, sadece hastayı anlamadığınızı gösterir.

“HASTANIN ODASINI AYIRMAYIN”

Doktorunuzun ve hastanın fiziksel durumunun el verdiği ölçüde günlük işlerini aksatmasına izin vermeyin. Hastanın kişisel rollerinden kopmadan, gündelik hayatına devam etmesine yardımcı olun. Hastanın odasını ayırmayın ve diğer kişilerle görüşmesini kısıtlamayın. Her duyduğunuz bilgiyi hastaya söylemeniz hastanın daha çok endişelenmesine ve öfkelenmesine sebep olacaktır. Doktorunuz dışında edindiğiniz bilgilerle hastanın kafasını karıştırmamalısınız.”

Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)