Wednesday Martin, son kitabı Aldatmaca röportajı

Wedesday Martin, bir feminist kültürel eleştirmen. “Her zaman sosyal bilimi ilgili, eğlenceli, açıklayıcı ve lezzetli hale getirmeye çalışıyorum.” diyor. Yaptığı araştırmalar üzerine yazıyor incelemelerini. Aldatmaca ise, kadınların kendi kimliklerine bakışlarını değerlendirmek üzerine… Sizinle Martin’in araştırmalar sonucunda yazdığı kitabı üzerine konuştuklarımızı paylaşıyorum…

BENİM İÇİN YAZAR OLMAK, İYİ BİR OKUYUCU OLMAKLA BAŞLADI

- Sevgili Wednesday, bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

Ben bir feminist kültürel eleştirmenim. Sosyal bilimi, özellikle antropoloji ve primatolojiyi, kadınların kendilerini - arzularını, duygularını ve davranışlarını – başka bakış açılarıyla anlamalarına yardımcı olmak için kullanırım. Tabii erkekler de bütün kitaplarıma içtenlikle davetliler…

- Yazmaya nasıl başladınız?

Benim için yazar olmak, iyi bir okuyucu olmakla başladı. Ben çoğunlukla kurgu dışı yazarım. Doktora tezimi yazdım ve sonra günlük olarak çalıştım. Her kelimenin ve sayfanın sihirli olması gerekmediğini kabul ettim. Sadece daha sonra parlatma ve mükemmelleştirme için orada olmak zorundaydı…

- Bir yazma rutininiz var mı?

Yazmak için çok araştırma yapıyorum. Bazen tek bir cümle, birkaç saatlik araştırma demek. Yani konunuzu gerçekten sevmek zorundasınız. Bazen bir makaleyi veya projeyi bitirmek için günde 12 – 14 saat çalışıyorum. Böyle olmadığında, genellikle her gün 8 saat. Benim kuralım, bir seferde asla tek bir projeye sahip olmamak. Aksi takdirde çok ezici ve sende takıntılı bir konu oluyor. Elbette bir kitabı bitirirken tüm yaptığınız budur!

- Aldatmaca kitabını ne kadar sürede yazdınız? Onu yazmaya nasıl karar verdiniz?

Gerçekte, 2015 yılı Noel’inde tüplü dalış yaparken düşündüğüm zamandan Eylül 2018’de ABD’de çıktığı zamana kadar yaklaşık üç yıl sürdü.

Yazmak dışında, nefret edilmesi sevilen tartışmalı kadınlar hakkında bir kariyer yaptım. Bana öyle geliyor ki üvey annelere karşı antipatimizi, zengin anneleri ve “zinaları” anlarken kendimiz hakkında çok şey öğreniyoruz…

(Wednesday Martin)

HER ZAMAN SOSYAL BİLİMİ İLGİLİ, EĞLENCELİ, AÇIKLAYICI VE LEZZETLİ HÂLE GETİRMEYE ÇALIŞIYORUM

- Kitabın kapağında şöyle bir cümle var: “Kadınlar, arzu ve ihanet hakkında doğru bilinen yanlışlar.” Sizce bu yanlışlarda en şaşırtıcı olanı neydi?

Çok şaşırdım; hala şaşırıyorum. Kaç tane eğitimli, aydınlanmış insan, hatta cinsellik üzerine çalışan insanlar bile, erkeklerin kadınlardan daha güçlü libidolara sahip olduklarına ve kadınların “doğal olarak” daha tek eşli olduğuna inanıyor. Bu yorgun inançlarla çelişen bir veri zenginliğine rağmen… Cinsiyetçilik zor ölür.

- Kitabınızı yazarken araştırma süreciniz nasıl geçti? Bizimle paylaşır mısınız?

Son üç kitabımın hepsi metodolojik olarak benziyor. Onlar ayrıntılı bir şekilde birleştirirken literatürün gözden geçirilmesini sağlıyor (psikolojik, sosyolojik, antropolojik, tıbbi vb.); katılımcı gözlem veya saha çalışması olarak bilinen kapsamlı araştırma; uzmanlarla görüşmeler; konuyla ilgili deneyime sahip kadınlar ile düzenli yapılan görüşmeler ve hikâye anlatımı. Bu benim formülüm! Her zaman sosyal bilimi ilgili, eğlenceli, açıklayıcı ve lezzetli hale getirmeye çalışıyorum.

- Beşinci bölümde Himbalardan bahsediyorsunuz. Himbalardan neler öğrendiniz?

Himba, kuzey Namibya'da yarı göçebe pastoralistlerdir. Onlar bize, bazı bağlamlarda, kadın aldatma ve kadın cinsel hakların yaşamın normal gerçekleri olarak kabul edildiğini öğretti. Ve hayatında birden fazla erkek olmasının hem sana hem de çocuklarına fayda sağlayabileceğini. Himba, kadınlar kocaları dışındaki erkeklerden çocuk sahibi olsalar bile, sadakatsizlikten büyük bir şey yapmazlar. Aslında, Himba, dünyadaki herhangi bir küçük ölçekli toplumun ekstra çift babalık oranına sahip. Evli bir Himba kadını için dünyaya gelen her üç bebekten birinin babası, kocası değildir. Himba ayrıca bize kadın sadakatsizlik toleransı söz konusu olduğunda bağlamın her şey olduğunu da öğretiyor… Daha fazla detay kitabımda…

BEN BİR İLİŞKİ UZMANI DEĞİLİM

- Dokuzuncu bölümde şöyle soruyorsunuz: “Şu kısacık ömürde aldatmaya değer mi?” Bu soruyu kişisel olarak nasıl cevaplarsın?

Asla kişisel uygulamalarımdan, düşüncelerimden bahsetmiyorum, çünkü kitaplarım okuyucularım için görüşme yaptığım kadınlar, uzmanlar ve hikâye anlatımı hakkında. Ayrıca, herhangi birinin, kadınlar için özel bir cinsel ve sosyal stratejiyi destekleyeceğimi veya onaylayacağımı düşünmesinden nefret ediyorum. Kadınlar kendi seçimlerini yapmakta özgür olmak zorundalar. Umarım kısa sürede kadınların utanma, şiddet veya ölüm korkusu olmadan tekeşli veya tekeşliliği seçebilecekleri bir dünyada yaşarız. Kadınlar tek eşli olmak isteyip istemediklerine karar verme özgürlüğüne sahip değilse, özgür değildir. Bu, özerkliğin en temel şeklidir.

- Kadınlar, aslında insanlar, neden aldatır?

Çünkü yapabiliriz. Ve çünkü iyi hissettirebiliyor. Kadınların cinsel kapasitesi doğuştan zengin geliştirmiştir. Atalarımız demiyordu, “Sevişeyim de bebeğim olsun!” Düşünüyorlardı, bunu yapmak istiyorum çünkü iyi hissettiriyor! Kadın cinsel arzusu - güçlü, iddialı – bir neden; bugün bir tür olarak burada bulunmamızın nedeni! Bu, atalarımıza birçok avantaj sağladı. Yüksek kaliteli sperm alma, heterozigotluk oranlarını ve sağlam bir hamilelik ve çocuk yetiştirme olasılıklarını arttırabilir, rakip kadınlara uygun spermi tüketebilir ve bu bebeğin onun olabileceğini düşünecek olan birden fazla erkeği sıraya koyabilirler. Ben de yardım edeceğim. Evrimsel tarih öncesi ve bugün, kadın vaadi, zevkle ilgilidir; ama aynı zamanda genellikle pragmatiktir.

- Ve kim bu kadınlar?

Veriler, her yerdeki kadınların aldatabildiğini gösteriyor. Bir meta-analizde, antropolog Meredith Small, 164 ülkeden, sadakatsiz bir tek kadın olmadığını ortaya çıkardı. Kadınların bunun için ölebileceği ABD ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde bile. Kadınların “vaatleri” normaldir. Bunu isteyen bir kadın, normal bir kadındır. Yani 1 - 3 yıl içinde aynı partnerden sıkılan bir kadın var. Kadınlar çeşitlilik, yenilik ve maceraya ihtiyaç duyarlar; muhtemelen erkeklerden daha fazla. Son zamanlarda yapılan birçok uzun çalışma da bunu göstermektedir.

- Karmaşık ilişkileri nasıl yorumluyorsunuz?

İnsanlar karmaşıktır ve özellikle cinsellikle ilgili olanlar gibi sosyal düzenlemeler daima taviz verir. Bağlantı, zevk ve çeşitlilik için sabırsızlanıyoruz. Bu normal. Asıl soru, bunu kabul edecek miyiz ve yaratıcı çözümler kullanarak çalışacak ya da kendimizi sınırlayacak mıyız? Herkes kendisi için karar vermek zorunda. Kadınların, kendileri için güvenli olduğunda, konuşmaya ve konuya bakış açısına sahip olma hakkına sahip olmalarını istiyorum.

- Ve sağlıklı bir ilişki hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Ben bir ilişki uzmanı değilim. Fakat hayatımı asla cinsel zevkime ve özerkliğime değer vermeyen bir adama adamam…

: Teşekkür ederim.

Wednesday Martin: Teşekkür ederim.

Aldatmaca

Wednesday Martin

Çev.: Barışhan Erdoğan

Mundi Yay.

S.: 456

Kitabı satın almak için tıklayınız: D&R

*

Instagram: biyografivekitap