Aslı Perker'den yepyeni bir roman: Ayrılığın İlk Günü
Özel İçerik

Geniş bir okuyucu kitlesinin severek takip ettiği Aslı Perker, yeni romanı Ayrılığın İlk Günü’nü Epsilon logosuyla okurlarla buluşturdu.

Kadınlığın içsesiyle aşkın evrensel sancılarını buluşturan Ayrılığın İlk Günü, zamana karşı yarışan ama zamana yenik düşmeyecek bir roman.

KAHRAMANLARIN İÇ HESAPLAŞMALARI

Ayrılığın İlk Günü, tutkuyla bağlandığı, yıkıcı, fedakarlıklar ve hayal kırıklıklarıyla dolu bir ilişkiden kendi isteğiyle ayrılmasının ardından zorlu bir pazar sabahına uyanan başkahramanının iç hesaplaşmasını anlatıyor.

Aslı Perker'den yepyeni bir roman: Ayrılığın İlk Günü

Satın almak için tıklayın:

Sayfa: 184

YALNIZLIK KORKUSUNA YOLCULUK

Yüzeye çıkabilmek için önce dibe vurması gerektiğinin farkında olan başkahraman, gerçekleri acımasızca yüzüne çarpan içsesinin rehberliğinde kalbinin derinliklerine, geçmişine, kadınlığına ve yalnızlık korkusuna doğru tehlikeli bir yolculuğa çıkıyor.

Aslı Perker'den yepyeni bir roman: Ayrılığın İlk Günü

Yazar Aslı Perker

"HER KESİN HAYATINDAN KESİTLER VAR"

Yazar Aslı Perker kitabını şöyle anlatıyor; Ayrılığın İlk Günü herkesin hayatında yaşamış olduğu bir gün. Günlerin en uzunu, en zalimi, en savunmasızı. İnsanın yoksunluk ve değersizlik duygularıyla baş etmeye çalıştığı yirmi dört uzun saat. Her dakikasının kalbi delip de geçtiği. Bunu ben de bir kadın olarak yaşadım. Yaşayan kadın arkadaşlarımı gördüm. Bütün o dertleşmeler bu romana ilham oldu. Dünyanın kendi etrafında değil de acımızın etrafında döndüğü günü anlatayım dedim. Bazen üzüldüm bazen de güldüm yazarken. Yazmak bana iyi geldi. Umarım okuyanlara da iyi gelir. Ne de olsa her ayrılıktan öğreneceğimiz şeyler var."

TADIMLIK...

Akıttın gece gece kalbine zehri. O an tekrar yaşanmış gibi titriyorsun. Çamaşır makinesinin önünde, elinde gömlek zangır zangır titreyerek ağlıyorsun. Zamanda yolculuksa, işte bu an o an. Teşvikiye Caddesi’nde yürümüyorsun da şu an evinin banyosunda, yerde oturuyorsun. Boğazında yumru mu desem, karnında bir yumruk mu? Oysa sen ne güzel geçinip gidiyorsunuz sanıyordun. Birlikte ne kadar eğleniyordunuz. Öyle sık sık arayıp sormuyordun. Neredesin lafını bir kez bile kullanmamıştın ve kendinle gurur duyuyordun. Erkeğini kontrol etmeyen, hem ona hem kendine güvenen kadın. İşin aslı o değil. İşin aslı, akşamları içi içini kemiren ama öyle değilmiş gibi davranan kadın. ..

Kitap sayfası için iletişim:

ergul.tosun@ensonhaber.com