AYM, gece alkol satışı cezasını hak ihlali saymadı
AA

Anayasa Mahkemesi, gece alkollü içki satışına verilen cezanın Anayasa'da güvenceye alınan mülkiyet hakkını ihlal etmediğine karar verdi.

Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Balıkesir Edremit'te 2014 yılında alkollü içecek satışı da yapılan bir büfede, gece saat 01.40'ta bira satıldığı tespit edildi.

30 BİN 454 LİRA CEZA KESİLDİ

Kurul, 2016'da saat 22.00'den sonra alkollü içecek satışı yapıldığı gerekçesiyle E.D'ye 30 bin 454 lira idari para cezası uygulanmasına karar verdi.

BÜFE SAHİBİ CEZAYA İTİRAZ ETTİ

Bu tutar, 4733 sayılı Kanun uyarınca 2014 yılı yeniden değerleme oranına göre belirlendi. E.D, Edremit Sulh Ceza Hakimliği nezdinde karara itiraz etti. Hakimlik, olayın kolluk görevlilerince tespit edildiği, olaya ilişkin tutanağın alkollü içecek satın alan kişilerce imzalandığı gerekçeleriyle itirazı reddetti.

CEZA MİKTARI İŞLETMENİN SERMAYESİNDEN DAHA FAZLA

Burhaniye Sulh Ceza Hakimliği'ne yaptığı itirazın da reddedilmesi üzerine E.D, 2017'de Anayasa Mahkemesin'e bireysel başvuruda bulundu. Başvuru dilekçesinde suçlamayı reddeden E.D, her türlü şüpheden uzak yeterli delil bulunmadığı halde cezalandırıldığını ileri sürdü. Olaya ilişkin tutanağın gerçek dışı olduğunu, içecek satın aldığı belirtilen kişilerin tanık olarak dinlemediğini savunan E.D, başvurusunun bir bölümünde ceza miktarının işletmenin tüm sermayesi kadar olduğunu, bir başka bölümünde ceza miktarının işletmenin tüm sermayesinden fazla olduğunu iddia etti.

MÜLKİYET HAKKININ İHLAL EDİLMEDİĞİNE KARAR VERİLDİ

Yüksek Mahkeme'nin kararında, şunlar kaydedildi: "Bu durumda şikayete konu idari para cezası verilmesi yönündeki müdahalenin, korunan hukuki menfaatle karşılaştırıldığında, açık bir orantısızlık içermediği anlaşılmıştır. Son olarak başvurucunun işlediği kabul edilen kabahatin sonuçlarını öngörebilecek durumda olduğu ve şikayet ettiği müdahaleye ise kendi ağır kusuruyla yol açtığı dikkate alınmalıdır. Bu durumda başvurucuya gece vakti alkollü içecek satışı nedeniyle idari para cezası verilmesi şeklindeki mülkiyet hakkına yapılan müdahalenin içerdiği kamu yararı amacıyla karşılaştırıldığında başvurucuya şahsi olarak aşırı ve olağandışı bir külfet yüklemediği değerlendirilmiştir. Dolayısıyla başvurucunun mülkiyet hakkının korunması ile kamu yararı arasında olması gereken adil dengenin bozulmadığı ve müdahalenin ölçülü olduğu sonucuna varılmıştır. Açıklanan gerekçelerle Anayasa'nın 35. maddesinde güvenceye alınan mülkiyet hakkının ihlal edilmediğine karar verilmesi gerekir."

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)