Ömer Çelik: Seçim güvenliğini tehdit eden en büyük bela terördür

AK Parti'nin Kızılcahamam'daki kampı devam ediyor.

Parti Sözcüsü Ömer Çelik, programı takip eden basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Çelik burada muhalefetin seçim güvenliği konusunda dile getirdiği endişelerine değindi.

"En büyük seçim güvenliği garantisi terörle mücadeledir"

Ömer Çelik,"İkide bir olmayan seçimin seçim güvenliğiyle ilgili olarak özellikle CHP tarafından kara propaganda olarak yürütülüyor. Bu hiçbir delili olmayan bir yaklaşım. Arkasına önüne koydukları bir şey yok.

Bu suçlamaları yapanın geçmişinde açık oy gizli tasnife kadar bu tür lekeler mevcuttur. Biz vatandaşlarımızın her seçimlerde sandıklara sahip çıkmaktan mutluluk duyuyoruz.

En büyük seçim güvenliği garantisi terörle mücadeledir. Terörle mücadelede sesi çıkmayanların çıkıp da bize seçim güvenliği ile ilgili söyleyecekleri bir şey yoktur.

"Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır"

Yine çıkmışlar mantığa, akla, izaha sığmayacak şekilde Cumhur İttifakı'nın adayının kim olduğunu soruyorlar. Defalarca ifade ettik, Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. Onların çıkıp adaylarını ilan etmeleridir."" diye konuştu.

Ömer Çelik: Seçim güvenliğini tehdit eden en büyük bela terördür VİDEO

Çelik'in açıklamaları şu şekilde:

"Yaşadığımız süreçle ilgili değerlendirmeler ve kapsamlı görüş alışverişi oldu. Dış politika ve güvenlik oturumu gerçekleştirdik. İçişler Bakanımız, Dışişleri Bakanımız ve Milli Savunma Bakanımız iç ve dış tehditleri değerlendiren kapsamlı tanımlamalar yaptılar. Kamuoyundaki sorulara gerçekçi cevapların bulunduğu bir tablo ortaya çıktı.

Geçmişte Türkiye'nin masada olmadığı zaman sahada, sahada olmadığı zamanlar masada olduğu zamanlar oluyordu. Bu bir vesayet yazılımıydı. Cumhurbaşkanımız liderliğinde büyük bir liderlik gerçekleştirilmiştir.

Bugün masa ile sahada olabilen bir kapasite siyasetin koordinasyonu çerçevesinde etkili şekilde ortaya çıkabilmektedir. Türk siyasi tarihinin çeşitli dönemlerinde iç güvenlik ile dış güvenlik siyasetin birbiriyle çatıştırıldığı, siyasi iktidarların bunların arasında kalarak felç edildiği dönemler gördük.

Şimdi tam bir demokratik yazılımla Türkiye'de verilen siyasi kararların hayata geçirilmesi için iç güvenlik, dış güvenlik, dış politika doktrinleri aynı siyasi kararı tamamlayan, senkronize eden bir şekilde çalışılmaktadır.

"Türkiye bir demokrasi devletidir"

Bir vesayet çabası olarak dış güvenlik anlayışı ile iç güvenlik anlayışını çatıştıran, siyaseti dağıtan, devlet ve millet adına demokratik temsil düzeyinde iş yapmak isteyenleri iş yapamaz haline getiren yaklaşımlardı. Böylece Türkiye'de hem masada hem sahadadır. Rakiplerimize Türkiye'yle bir meseleniz olduğunda masada çözmek istiyorsanız, Türkiye yüksek düzeyde bir diplomasi devletidir. Sahadaki varlığımız çok açık bir şekilde ortadadır.

"Cumhurbaşkanımızın kapanış hitabıyla sona erecek"

Biraz sonra ekonomiyle ilgili kapsamlı değerlendirme yapılacak. Milletvekillerimizin, yetkili kurul üyelerimiz, MKYK üyelerimizin sahadan topladığı veriler, bize gelen talepler ve tartışma konuları kapsamlı şekilde değerlendirilerek önümüzdeki yıllarda hangi etkileşimler içerisinde neleri dikkate alacağımız beyin fırtınası olarak gerçekleştirilecek.

Yarın sabah tarım ve enerjiyle ilgili oturum olacak. Ondan sonra sayın Cumhurbaşkanımızın başkanlığında kapsamlı bir istişare ve kapanış hitabıyla sona erecek. Bu kamp koronavirüs sürecinden sonra çok önemlidir. Bütün iç politika ve dış politika başlıklarının masaya yatırıldığı bir sonuç doğuracak.

"Her bir arkadaşımız adına 3 adet fidan dikilecek"

Cumhurbaşkanımızın imzasıyla 5 Haziran 1 hafta itibarıyla Çevre Haftası olarak kullanılacak. Bu toplantımızı çevre bilinci toplantısına çevirecek kapsam oluşturuldu. Çevre farkındalığı ile ilgili burada bir sürü yerleşimler var.

Burada sıfır atık prensibine uyacağız. Buradaki yaptığımız faaliyetlerin neticesi olarak ortaya çıkacak karbon ayak izini gidermek için her bir arkadaşımız adına 3 adet fidan dikilecek. Buradaki siyasi parti faaliyetimizi çevre konusunda farkındalık, duyarlık faaliyetine dönüştürme, tamamlayıcı bir şekilde dönüştürmüş oluyoruz.

Yarın sayın Cumhurbaşkanımızın yapacağı değerlendirme toplantısında karşılıklı olarak milletvekillerimizin, yetkili kurul üyelerimizin soru cevap bölümüne geçirecek. İç politika, dış politikanın yanısıra terörle mücadeleden, maalesef son yıllarda muhalefetin ortaya koyduğu kara propagandayı da tartışıyoruz."