İzmir'de korona tedavisi biten 92 yaşındaki kadın evine uğurlandı
AA

4 çocuk ve 7 torun sahibi 92 yaşındaki Mukaddes Adıyaman, 14 Nisan'da ateş ve öksürük şikayetleri ile hastaneye başvurdu.

Yapılan tetkikler neticesinde koronavirüs teşhisi konulan hasta, tedavi altına alındı.

Yoğun tedavinin ardından Adıyaman, alkışlar eşliğinde taburcu edildi. Başhekim Uzm. Dr. Hasan Murat Çelik, hastanın artan solunum sıkıntısına karşı, Sağlık Bakanlığı’nın Çin'den getirdiği ilacı kullandıklarını belirtti.

“PANDEMİ İLE MÜCADELENİN GALİBİ TÜRKİYE”

Sağlık Bakanlığı tarafından yönetilen koronavirüs salgını sürecinde kamu ve özel hastanelerde çalışan tüm meslektaşlarının yekvücut olduğunu vurgulayan Çelik, "Ülkemiz, yurt dışındaki birçok ülkeye göre pandemiye karşı hazır durumdaydı. Bu süreç ülkemizde çok daha iyi idare edildi. Görüyoruz ki vakalarımız ve ölüm oranları azalmaya başladı. Bu pandemi ile mücadelenin galibi Türkiye. Birçok ülkeye göre tıbbi donanımı daha fazla, daha güçlü ve deneyimli bir sağlık sitemine sahip olmanın ve bize sunulan olanakları doğru kullanarak 92 yaşında bir hastayı sevdiklerine kavuşturmanın gururunu yaşıyoruz." dedi.

İzmir'de korona tedavisi biten 92 yaşındaki kadın evine uğurlandı

“BU ÜLKEDE HEKİM OLMAKTAN GURUR DUYUYORUM”

Sağlık sistemi ve sosyal politikalarının iyi işlediği düşünülen birçok Avrupa ülkesinde insanların hastanelere alınamadığını ve yüksek oranda can kayıpları yaşandığına işaret eden Çelik, "Ülkemizde bunların hiçbiri yaşanmadı. Ülkemizde koronavirüs nedeniyle sağlık hizmeti sunulmayan tek bir hasta bile yok. Bu konuda özel hastaneler ve kamu tarafından yapılan sağlık yatırımlarının bugün ne kadar önemli ve gerekli olduğunu anlıyoruz. Böylesine güçlü bir ülkenin hekimi olmaktan gurur duyuyorum." ifadelerini kullandı.

"DOLU DOLU YAŞADIM AMA BU HASTALIĞIN IZDIRABI VAR"

Mukaddes Adıyaman da sağlık çalışanlarına teşekkür ederek, yaşadığı süreci şöyle anlattı:

"Hastalık bizden korksun, biz hastalıktan değil. 92 yaşındayım, ben hallettim. Çok şükür bugün sağ salim evime gidiyorum. Teşhis konulduğunda tabii ki panik oldum. Bu ölüm korkusu değildi. Ben dolu dolu yaşadım ama bu hastalığın ızdırabı var. Önce inanmak, kabullenmek istemedim ama çok şükür el birliği ile başardık. Bana çok titiz davrandılar. Beni hiç ihmal etmediler. Her şey yolunda gitti. Türk hekimlerimize, Türkiye'ye, emek veren bütün yetkililere, canla başla çalışan sağlık ekiplerine, bizim için uykusuz kalan herkese minnet borcum var. Evime döndüğümde Allah'tan sağlık, emeği geçenlere ve tüm ülkeye huzur dileyeceğim."

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)