Fikirci Bey yazdı: SIRTINI HDP’YE DAYAYANLAR
Özel Yazı

Gerçeklikten tamamen kopmamış olanlarda genel kanı:

- Seçimin büyük ölçüde ittifaklar arasında yakın farkla sonuçlanacağı, (ki dünyada normali de bu)

- Parti bazında bakıldığında yine hiçbir partinin tek başına AK Parti’ye yaklaşamadığı,

- Cumhur İttifakı'nın adayının belli olduğu ancak Millet İttifakı'nın hala kararsız kaldığı,

- Mansur Yavaş ve özellikle de Ekrem İmamoğlu’nun ihtiraslarına gem vurmak isteyen Kılıçdaroğlu’nun gönülsüz de olsa aday olacağı, ama kazanma umudu olmadığı,

- Millet İttifakı'nın diğer üyelerinin Kılıçdaroğlu’nun ortak adaylığına sıcak bakmadıkları, çünkü onunla İmamoğlu kadar bile oy alamayacaklarını bildikleri.

- Ve Millet İttifakı'nın kazanma ihtimalinin sadece Kürt oyları ile mümkün olduğu yönünde.

Yani muhalefetin hayalinin en fazla ulaşabildiği nokta seçimi ikinci tura bırakabilmek ve ikinci turda HDP oylarını alabilmek. Bir başka deyişle muhalefet sırtını HDP’ye dayayamazsa hiç şansı yok…

Peki HDP sırtını nereye dayıyor?

Biliyoruz ki halkların solcu, devrimci demokratik partisi HDP geçen ay, çözüm sürecini başlatıp, Kürt haklarını cumhuriyet tarihinin en üst seviyesine çıkaran Erdoğan’ı yıkmak için anti emperyalist yoldaş Biden’a danışmaya gitti.

Biden’ın tavsiyesi net, Millet İttifakı'nı destekleyin, kendi adayınızı çıkarmayın. Yani yerel seçimdeki taktik.

Buraya kadar yazdıklarım harcı alem bilgiler.

Fakat benim asıl merak ettiğim konu şu; acaba HDP bir defaya mahsus olarak çıksa ve dese ki: “PKK bir terör örgütüdür, benim onunla bir ilgim yoktur, ben Türkiye partisiyim”

Acaba oyları artar mı, azalır mı?

Ben artacağını, hatta bütün diğer partilerden oy alacağını düşünüyorum.

Evet, kaybedeceği marjinal oylar da olacaktır. Ama genelde oylarının ciddi oranda artacağını düşünüyorum. Daha da ileri giderek bu tavrın onu zımnen iktidar ortağı yapabileceğini düşünüyorum.

Fakat asıl sorun şu; HDP, oylarının “PKK’ya rağmen” artmasını istiyor mu?

Yoksa PKK’ya “ihanet etmektense” baraj altında kalmayı mı tercih eder?

Bence ikincisi.

HDP için “isterse bir oy olsun PKK’nın olsun…”

Elbette ki HDP’nin aldığı oylar PKK’nın oyları değil, ama HDP buna inanmak ve inandırmak istiyor, varlık sebebi bu.

Ne var ki HDP’nin bu adanmışlığının artık gerçek hayatta bir karşılığı yok.

Çünkü artık ortada fiili olarak “sırtını dayayacak” bir Kandil kalmadı.

HDP kapanır giderse, transfer olacakları yeni üç harfli parti Meclis'te sırtını böyle yerlere dayayan son parti olacak ve bir sonraki seçimde Meclis'e ancak sırtını bölge halkına dayayanlar gelebilecek.

Esasen başında beri olması gereken de buydu.

(Not: Düştüğü yeri olduğu kadar vicdanlı tüm vatandaşlarımızın yüreğini yakan bu yangınlar konusunda bir şey yazmak istemedim. Çünkü ortada öyle bir bilgi kirliliği vardı ki, doğru tespit yapmak bile bu kakofoniyi bastırmayacaktı. Ne söylenebilir? Bazıları için mesele yine ağaç değildi… Ağızlarından şairin “Yaşamak, bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine” dizelerini düşürmeyenler, meselenin orman olmadığını ve kardeş dediklerinin de Türkiye içinde olmadığını bir kez daha gösterdiler).

@kalemciler