Fikirci Bey yazdı: ABD BUNU HEP YAPIYOR
Özel Yazı

Önce bir ülkede bir diktatör keşfediyor. Sonra o ülkenin halkını diktatörden kurtarmaya, demokrasiye kavuşturmaya söz vererek işgal ediyor. Zaten her ülkede bulunan fay hatlarından birine veya birkaçına destek veriyor, gerekirse kendi güçlerini hattın bir tarafına (bazen her iki tarafa da) yerleştiriyor. Kan dökülüyor, istikrarsızlık bir iç savaşa dönüşüyor ve iş içinden çıkılmaz hale gelince ABD, “Benim burada bir çıkarım kalmadı” deyip, defolup gidiyor.

Başta ülkesinin geri kalmış ülkelere demokrasi, insan hakları, kadın hakları vb. götüreceğini zanneden Amerikalılar olmak üzere herkes şaşkın bakakalıyor… Özellikle de işgal edilen ülkede ABD ile iş birliği yapan yerli uzantılar en fazla şok olan grup oluyor. Helikopterlere, uçaklara asılıp Amerikalılarla birlikte kaçabileceğini sananlar bile çıkıyor.

Oysa ABD için bu basit bir fayda-maliyet hesabından ibaret. Artık o istikrarsızlaştırılmış ülkeyi dışarıdan manipüle etmek daha kolay olduğu için askerini alıp çıkıyor.

Herkes ABD’nin kaybettiğini, yenildiğini, kaçtığını sanıyor. Hayır, ABD kaybetmiyor da kaçmıyor da… Çünkü daha baştan amacı kazanmak, ülkeye istikrar ve demokrasi getirmek değil ki bunu başaramamış olsun.

Ne yani, bizdeki son darbeyi gerçekleştirebilseydi ülkede istikrar mı olacaktı sanıyorsunuz? FETÖ’nün kullanışlı eblehleri darbeyi başaracaklarına inanmış olabilir ama ben ABD’nin onların kazanmasını bile istediğini sanmıyorum. ABD’nin istediği; ordu ve güvenlik kuvvetleri de dahil ülkeyi ikiye bölüp, tam bir iç savaş çıkarmak ve oluşacak “kırılmadan” yararlanıp, ülkemizin güneydoğusunu uçuşa yasak bölge ilan etmek ve orada Irak’ta başlattığı terör devletinin devamını kurmaktı. Zaten Suriye’nin güneyinde etnik temizlik yapıp, orayı da bu sahte devlete eklenmeye hazır hale getirmişti.

Tabii hem darbeyi önleyerek hem de Suriye’nin kuzeyinde Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı hareketleri düzenleyerek ABD’nin bu planını bozduk.

Kuşkusuz bunun bir bedeli olacaktı ve ödüyoruz.

ABD Dışişlerinin internet sayfasını açın bakın, 16 Ağustos 2021 tarihinde güncellenmiş seyahat uyarısının başlığı aynen şöyledir:

“Do not travel to Turkey due to COVID-19. Exercise increased caution when traveling to Turkey due to terrorism and arbitrary detentions. Some areas have increased risk. Read the entire Travel Advisory.”

“COVID-19 nedeniyle Türkiye'ye seyahat etmeyin. Terörizm ve keyfi gözaltılar nedeniyle Türkiye'ye seyahat ederken daha dikkatli olun. Bazı bölgelerde risk arttı. Seyahat Uyarılarının tamamını okuyun.”

Hadi Covid-19’u anladık da o “terörizm ve keyfi tutuklamalar” ne oluyor? Uyarıların geri kalanını okursanız sanki Türkiye’de polis, yabancılar da dahil olmak üzere sokaktan tuttuğunu götürüyor, sürekli bombalar patlıyor, terör saldırıları oluyor sanırsınız. (Bir ara onu da yapmışlardı ya…) Bunu okuyan Amerikalı, Türkiye’nin yanına bile yaklaşmaz.

Bu uyarılar FETÖ’cü haydutları tutuklamaya başladığımız günden beri 5 yıldır duruyor.

ABD’nin bir başka marifeti de işgal ettiği ülkede güya “milli bir ordu” kurmak.

ABD’nin kurduğu ve eğitip beslediği bir ordu ne kadar milli olabilir? İşte onca silaha, onca mühimmata rağmen koca Irak ordusu DEAŞ’ın önünde çil yavrusu gibi dağılmadı mı? Hatta dağılmak bir yana ona katılmadı mı? Örgüt birkaç ay içinde Irak’ın ve Suriye’nin büyük bir kısmını ele geçirmedi mi? Neredeydi o Irak milli ordusu?

Şimdi aynı oyun Afganistan’da oynanıyor. Öyle ki Taliban, kaçan Afgan milli ordusuna yetişemiyor bile.

İşte ABD’nin kurduğu ordu bu kadar oluyor. Belki de öyle olmasını ABD kendisi istiyor.

Sonuç olarak fondaş medya ve ABD’nin yerli iş birlikçilerine Kabil havaalanından ABD’lileri çıkaran askeri uçağa sarılan ve kuyrukta, kanatta kendilerinin de gidebileceğini sanan Afganları bir kez daha izlemelerini tavsiye ederim. Hani “Biden gelecek, her şey çok güzel olacak” tı?

Ha, bir de binlerce tır mühimmatla beslenen yeni “milli ordu” SDG’ye de, Taliban önünden kaçan Afgan milli ordusunu izlemelerini tavsiye ederim. Önceden hazırlığınızı yapın, ABD çekilince kaçacak fazla deliğiniz kalmayabilir.

Afgan tarihini bilenlerden de bir uyarı var. Afgan İslam tarihinde ve geleneğinde “Taliban” diye bir tarikat, cemaat, grup, öğreti, okul, medrese yok… Ta ki ABD oraya girene kadar…

@kalemciler