Fransa, İngiltere'ye karşı misillemede bulunmayı erteledi

Fransa ile İngiltere arasındaki ilişkiler balıkçılık sorunuyla gerilirken, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 31 Ekim tarihinde G20 Zirvesinin ardından basın toplantısında, ''İngilizler açık şekilde harekete geçmezse 2 Kasım itibarıyla planlanan misilleme önlemleri hayata geçirilecek." demişti.

Macron, Fransız balıkçılarının İngiliz kara sularında avlanması için lisans vermeyen İngiltere’ye yönelik uygulamayı planladığı misilleme önlemlerinin hayata geçirilmeyeceğini açıkladı.

''GELECEK SAATLER ÖNEMLİDİR''

Macron, İskoçya'nın Glasgow kentinde gerçekleştirilen 26. Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Konferansı'nda (COP26) basın mensuplarına İngiltere ile yaşanan balıkçılık krizine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Fransa, İngiltere ve Avrupa Birliği (AB) Komisyonu arasındaki görüşmelerin bugün devam edeceğini ifade eden Macron, "Günün sonunda bazı şeylerin değişip değişmediğine bakacağız. Gelecek saatler önemlidir." ifadesini kullandı.

Macron, İngilizlerin yeni tekliflerde bulunacağını anladığını aktardı.

''BİR ŞANS VERMEK İSTİYORUM''

Fransızların önerisini ciddiye alması konusunda İngiltere Başbakanı Boris Johnson'a güvendiğini ifade eden Macron, "10 aydır çok yavaş ilerliyor. Bu yeni metot bir sonuca varırsa bir şans vermek istiyorum." dedi.

Macron, İngiltere'ye yönelik uygulamayı planladığı misilleme önlemlerinin görüşmeler devam ederken bu gece yarısının hayata geçirilmeyeceğini belirterek, "Müzakere devam ederken yaptırımlar uygulamayacağız." ifadesini kullandı.

İNGİLTERE 48 SAAT VERMİŞTİ

İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, Fransa'nın sonunun çözülmesi adına 48 saat içinde geri adım atması gerektiği uyarısında bulunmuştu.

''MANTIKSIZ TEHDİTLER''

Bakan Truss, Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un balıkçılık sorunu üzerinden İngiltere'ye yönelik tehditlerine ilişkin, Macron'un zorlu bir seçim döneminde olduğu için "mantıksız tehditler" yapıyor olabileceği değerlendirmesi yapmıştı.

BALIKÇILIK SORUNU

AB ve İngiltere arasında, 2021'deki balıkçılık kotalarının belirlenmesine yönelik müzakerelerde uzlaşı sağlanabildi ancak özellikle Fransız balıkçılar, belirlenen bölgelerde faaliyet gösteremedi.

İngiltere'ye bağlı Jersey Adası yönetimi, kendi kara sularında avlanmaya devam etmek isteyen Fransız balıkçı teknelerinden, geçmişteki faaliyetlerine dair kanıt sunmalarını istemişti. Bu durum, İngiltere ve Fransa arasında gerilime neden olmuştu.

Fransa, Jersey'in elektriğini kesme tehdidinde bulunmuş, Fransız balıkçılar da Ada'daki limanı ablukaya almıştı.

İngiliz hükûmeti, Jersey Adası'na önlem olarak iki donanma gemisi göndermiş, Fransa da bunun ardından misilleme olarak bölgeye iki donanma gemisi gönderme kararı almıştı.

Fransız balıkçıların ablukasının bitmesi üzerine, donanma gemileri karşılıklı geri çağrılmıştı. Fransa, balıkçılık konusunda AB'nin, Birleşik Krallık'a karşı daha katı davranmasını talep ediyor.

Manş Adaları'ndan olan Jersey'nin elektriğinin yüzde 95'i yaklaşık 14 mil uzaklıktaki Fransa tarafından sağlanıyor. Kendine has bir yönetimi olan ve Kraliçe'nin bir temsilcisi bulunan Ada, uluslararası arenada İngiltere tarafından temsil ediliyor.