Diyarbakır AFAD ekibi, desteğe gittiği İzmir'den döndü

İzmir’de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremin ardından Diyarbakır’dan AFAD ve itfaiye ekipleri hemen kente sevk edildi.

Burada başarılı çalışmalara imza atan ekipler, arama kurtarma çalışmalarının tamamlanmasının ardından kente döndü.

Kentte gelen AFAD ile Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı arama kurtarma ekiplerini, Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu tebrik etti.

"İZMİRLİ KARDEŞLERİMİZİN YANINDA YER ALMA GAYRETİMİZ OLDU"

Toplantıda konuşan Vali Karaloğlu, millet olarak bir felaketle karşılaştıkları zaman bir ve beraber olmayı bilen, birbirlerine yardım etmeyi, yardıma koşmayı bilen bir millet olduklarını söyledi.

Vali Karaloğlu, “Bu özelliğimizi inşallah muhafaza edeceğiz. Milletimiz nasıl Van'a ve Elazığ'a koştuysa bu sene de İzmir depreminde yine millet olarak kenetlendik. İzmirli kardeşlerimizin yarasını sarabilmek için Diyarbakır'da imkanlarımız ölçüsünde İzmirli kardeşlerimizin yanında yer alma gayretimiz oldu.” dedi.

Diyarbakır AFAD ekibi, desteğe gittiği İzmir'den döndü-Video

"EKİPLERİMİZ 3 VATANDAŞI SAĞ KURTARDI"

Depremi yönetmiş bir vali olarak, en önemli konunun arama kurtarma olduğunun altını çizen Vali Karaloğlu, “İlk saatler, ilk günler çok kıymetli ve değerlidir. Çünkü enkaz altında yaşam mücadelesini veren insanlar vardır, onları orada sağ kurtarmak çok kıymetlidir. Biz de Diyarbakır olarak hem AFAD İl Müdürlüğümüz hem Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi arama kurtarma ekibimizle 4 araçla askeri uçakla İzmir'e gittik. Bu araçlar tam donamlı araçlar. İçerisinde teknik ekipmanın olduğu, arama kurtarma araçlarıyla beraber tüm ekiplerimiz faaliyetlere katıldı. Diyarbakır'dan gönderdiğimiz ekiplerimiz 3 vatandaşımızı sağ olarak kurtardılar ve maalesef 8 vatandaşımızın cansız bedenini enkazda çıkardı. Ekiplerimize Diyarbakırlılar adına teşekkürlerimi iletiyorum. 91'inci saatte canlı olarak bulanan Ayda bebeğin kurtarılmasında bizim AFAD ekibimiz ve diğer illerden genel ekiplerle beraber ortak çalışmada bulundu. Bu da güzel bir olaydı. Arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

"BİZLERE, GÖZÜ YAŞLI YEMEK İKRAMINDA BULUNDULAR"

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Arama Kurtarma Şube Müdürü Mehmet Nedim Erik ise “Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığına bağlı Arama Kurtarma ekibi olarak geçmişte Van ve Elazığ depreminde vatandaşların kurtarılmasına yönelik tecrübe kazanan bir ekip olarak görev yapmaktayız. Tabii biz İzmir’de enkaz altında kalan vatandaşların kurtarılması için çaba harcarken gözlemlemiş olduğumuz diğer ekiplerin yapmış olduğu çalışmalara da bakarak tecrübemizi pekiştirdik. Ayrıca en altında kalan vatandaşların kurtarılması sırasında yaşlı iki teyzenin evde yemek pişirerek gözü yaşlı bir şekilde gelip bizlere yemek ikram etmeleri sırasında, bizleri görünce çok mutlu olduklarını gördük. Diyarbakır ismini duyan İzmirli depremzede vatandaşlar bizlere acılarına rağmen her türlü desteği verdiler. Bizler Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığına bağlı arama kurtarma ekibi olarak acılarını paylaşıyoruz.” şeklinde konuştu.

"EL ELE TUTUŞARAK HAYATINI KAYBEDEN KIZ KARDEŞLER BENİ ÇOK DUYGULANDIRDI"

Arama kurtarma ekibinde yer alan İhsan Gezer ise profesyonel olmalarına rağmen duygularını gizleyemediklerini belirtti. Gezer, “Bizler kurtarmaya giderken enkaz altında kalan vatandaşların ‘kimse yok mu’ feryadına bir merhamet eli oluyoruz. Bizim faydamız oradaki inşalara olmuş ise ne mutlu bize ve tabii çalışırken bir duygu değişikliği de yaşıyoruz. Bazen enkaz altında çıkardığımız bir can bizleri çok mutlu ederken, bazen çıkardığımız bir cenaze bizi hüzünlendiriyordu. Depremin yaşandığı ilk gün oraya ulaştığımız enkazın altından yaklaşık 9 metrelik bir ilerlemenin ardından 14 yaşlarında ikiz olan ve el ele tutuşmuş kız çocuklarını gördük. Onları görünce o beni çok hüzünlendirdi. Ne kadar profesyonel olursak olalım duygularımızı gizleyemiyoruz. El ele tutuşan ikiz çocuklar enkazın altında hayatlarını kaybetmişlerdi ve o beni çok duygulandırdı. Ben 4 gün boyunca o çocukların hüznüyle çalıştım.” dedi.