Adana'da müebbet hapis cezasına adli kontrol kararı HSK’lık oldu

2017 yılında Adana'nın Ceyhan ilçesine bağlı Çerkez Karamezar Mahallesi'nde bulunan bir eve giren iki hırsız, durumu fark eden 72 yaşındaki ev sahibi Kudret Yener’i boğazını keserek öldürdü.

İki hırsız, daha sonra evde bulunan altınları çalarak olay yerinden kaçtı.

JANDARMA HAREKETE GEÇTİ

Olayın ardından Ceyhan İlçe Jandarma Komutanlığı soruşturma başlattı.

Jandarma ekipleri evde parmak izi çalışması yaptı. Ancak parmak izi bulunamadı. Ekipler, bir boğuşma olduğu için yaşlı kadının tırnağından DNA örnekleri aldı.

Adana'da müebbet hapis cezasına adli kontrol kararı HSK’lık oldu ViDEO

KATİLLER AKRABASI ÇIKTI

Jandarma daha sonra cinayeti işleyebilecek zanlılar üzerinde köyde çalışma başlattı. Yapılan çalışmada cinayeti ve hırsızlığı amca çocukları olan şüpheliler İsmail Y. (28) ve Vural Y.’nin (38) yaptığını tespit etti.

Zanlıların cinayetin işlendiği saatte köye otomobil ile girip çıkış yaptıkları belirlenirken, o anlar ise güvenlik kamerası tarafından görüntülendi.

1 YIL SONRA YAKALANIP, TUTUKLANDILAR

Ekipler, iki şahsı olaydan bir yıl sonra yakalayarak gözaltına aldı. Şahıslar sevk edildikleri adliyede “cinayet, hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali” suçlarından tutuklandı.

Daha sonra savcı iddianame hazırlayarak sanıkların “ağırlaştırılmış ömür boyu hapis” hırsızlıktan 6 yıl 3 er ay ve “konut dokunulmazlığının ihlalinden” 1’er yıl 8 ay hapis cezasını istedi.

Ceyhan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sanıkların yargılanmasına başlandı.

DNA SONUÇLARI AÇIKLANDI

Bu arada jandarmanın cinayeti ve hırsızlığı aydınlatmak için yaptığı parmak izi ve DNA örneği sonuçları da Trabzon Adli Tıp Kurumu'ndan geldi.

Buna göre kadının tırnağından alınan dokuda sanık İsmail Y.’nin DNA’sı çıktı.

KARAR DURUŞMASI GÖRÜLDÜ

2 yıl boyunca sanıkların davası ağır ceza mahkemesinde devam etti.

Sanıklar 13 Kasım 2020 tarihinde karar duruşmasına çıktı. Savcı, 1 yıl kaçtıktan sonra yakalanıp tutuklu yargılanan iki sanığın üç ayrı suçtan cezalandırılmalarını istedi.

MÜEBBETİN ARDINDAN SERBEST KALDILAR

Sanıklar suçlamaları kabul etmeyip beraatlarını isterken, 3 kadın hakimden oluşan Ceyhan 1. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, sanık İsmail ve Vural Y.'yi önce "Bir suçu gizlemek ve öldürme" suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapse mahkum etti. Bu ceza iyi halden ömür boyu hapse çevrilirken heyet, her iki sanığa da ayrıca "gasptan" 6 yıl 3'er ay, "nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal" suçundan 1 yıl 8'er ay hapis cezası verdi.

Ancak mahkeme iki sanığa yurt dışına çıkış yasağı koyarak adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı.

KARARA İTİRAZ: ŞÜPHELİLER TEKRAR TUTUKLANDI

Ceyhan Cumhuriyet Başsavcısı Ufuk Mustafa Süren ise bu karara itiraz etti.

Oluşturulan yeni mahkeme heyeti 2 sanık hakkında tekrar yakalama kararı çıkardı. İki sanık polis tarafından yakalanıp sevk edildiği adliyede yeniden tutuklandı.

"BİR KADIN VAHŞİCE ÖLDÜRÜLÜRKEN, HAKİM NASIL BU KARARI VEREBİLİR"

Ablasını öldüren iki sanığa müebbet hapis cezası verilip daha sonra gözaltı ve cezaevinde yattıkları süre ile mahkemedeki iyi hallerinden, kaçma şüpheleri olmadığı için adli kontrol ile serbest bırakılmasına bir anlam veremediklerini söyleyen Nesibe Gençer, “Kararı duyunca şok oldum. Kendime gelemedim. Eve geldiğimde bayıldım sinir krizi geçirdim. Bir kadın vahşice öldürülmüş 3 kadın hakim bunları serbest bırakıyor. Hakimler ben bu kişilerin bu kadını öldürdüğüne kanaat getiremedim beraat veriyorum dese anlarım ama müebbet hapis cezası verip serbest bırakma nedir. Benim avukatım 42 yıllık avukat böyle bir karar duymamış. Bu bir akıl tutulması. Başka bir şey değil.” dedi.

AİLE, HSK'YA ŞİKAYETTE BULUNDU

3 kadın hakiminin ablasının canavarca hisle öldürülmesine rağmen sanıklara iyi hal uyguladığına dikkat çeken Gençer, şunları da söyledi:

“Bir kadının öldürülmesinin cezası 2 yıl mı? Bunlar sadece iki yıl yattı. Her şey sabit. Zanlının DNA’sı ablamın tırnaklarında çıktı. Güvenlik kamerası kayıtları var. Sanık tarafın Trabzon Adli Tıp'tan gelen DNA’ya inanmadı İstanbul Adli Tıp’a gitti oradan da ablamın tırnaklarında sanığın DNA’sı çıktı. Buna rağmen böyle bir karar verilmemeliydi. Bu nedenle HSK’ya dilekçemi yazdım 3 kadın hakimden şikayetçi oldum.”