Ufuk Altunkaş, Inner Demon adlı sergisini erteledi
ensonhaber.com

Ufuk Altunkaş'ı, muz sanatı çok konuşulduğu dönemde, Fotoğraflarını Muzlayan Türk Sanatçı olarak tanıdık. Şimdi yeni bir sergiye hazırlanıyordu. 7 ölümcül günahtan esinlendiği ‘Inner Demon’ (İçimizdeki Şeytan) adlı sergi, 19 Nisan’da açılacaktı. Ancak virüs sebebiyle ileriki bir tarihe ertelendi. Altunkaş, kadinvekadin.net’te verdiği röportajda, sergisinin erteleme haberini verirken, çıkış noktasını da anlattı…

İşte o başlıklar…

Röportajın tamamını buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.

Ufuk Altunkaş, Inner Demon adlı sergisini erteledi

İNSANLARIN KENDİ BENLİKLERİNİ KABUL ETMESİ GEREKİYOR

"Inner Demon” adını verdin. Yani İçimizdeki Şeytan. Esin kaynağın neydi?

Bana bu fikirlerim için kızabilir insanlar ama ne yazık ki insanların şeytani dürtüleriyle hareket ettiklerine inanıyorum. Esin kaynağım da "7 ölümcül günah!” Şu konuyu netleştireyim önce, ihtiyacından fazlasını yemek de şeytani dürtüdür. Ya da simidinin yarısını aç olan bir çocuğa vermemek ya da her cümlenin başına ben koymak ya da agresyon bir sürü şey sayabilirim bu konu ile ilgili.

Neden bu isim?

Neden bu isim? Ben insanların kendi benliklerini kabul etmesi gerektiğine inandığım için bu isimi verdim. En azından sergiyi göreceklerin farkındalıklarına dokunabilirsem ne mutlu bana diye düşünüyorum.

Ufuk Altunkaş, Inner Demon adlı sergisini erteledi

ÖNCE HİKAYELERİNİ YAZIP SONRA FOTOĞRAFLARINI ÇEKİYORUM

- Meraklısı için projenin teknik yönünü de anlatabilir misin? Nasıl bir hazırlık süreci geçirdin?

Hazırlık süreci devam ediyor şu an. 7 adet fotoğraf olacak. Ben, çalışma metodum gereği önce hikâyelerini yazıp sonra fotoğrafları çekiyorum. Spontane bir çekimden ziyade baya kurgulanmış sinematik bir sonuç alma niyetindeyim.

- Peki asıl anlatmak istediğin ne? Burada sanattaki kaygın, o göstermek istediğin şey?

Senin de bildiğin gibi çok sanatsal kaygısı olan biri değilim. Alelade şekilde ismini verip o kötü içgüdüyü günlük hayatımızda deneyimlediğimiz şekilde insanlara sunmak istiyorum. İzleyenlere bırakınca yorumu, kimse yoğurdum ekşi demiyor. Amaç hepimizi kendimizle yüzleştirmek. En azından bunu başarabilirsem ne mutlu bana diyelim.