Kentsel dönüşüm deprem riskini azalttı
AA

yhe

Muğla'nın Bodrum ilçesinde İnşaat Mühendisleri Odası'nın (İMO) toplantısına katılan Prof. Dr. İlki yaptığı açıklamada Türkiye'nin hemen her bölgesinin deprem açısından risk içerdiğini söyledi.

"SON YILLARDA YAPILAN BİNALAR DAHA İYİ"

Türkiye'de 1970-1980 yılları veya daha öncesindeki yapılara değinen İlki, bu yapıların beton kalitesi ve farklı kusurlar nedeniyle daha riskli olduğunu, bunların muhakkak dikkatli şekilde incelenip güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Yapı stoğunun önemli bir bölümünün, farklı sebeplerle deprem etkilerine karşı yeterli dayanıma sahip olmadığına işaret eden İlki, "Son yıllarda yapılanların bir düzey daha iyi olduğunu söylemek mümkün. Özellikle 1999 depreminden sonra ortaya çıkan bilinçlenme ve depreme dayanıklı yapı talebi, mevcut yapıların kalitesini ciddi derecede artırdı." diye konuştu.

"GEREKLİ TESTLER YAPILMALI"

1999 depreminden sonra insanların, binalarının sağlamlığını kontrol ettirmek için başvuruda bulunduklarına değinen İlki, bu konuda hem bireylerin, hem de kurumların, yapılarının deprem dayanımlarını merak ettiklerini, herhangi bir risk durumunda önlem almaya çalıştıklarını kaydetti.

Türkiye'de en yaygın yapı sisteminin betonarme olduğunu aktaran İlki, "Bunun temel bileşeni beton ve betonarme çeliği. Dolayısıyla bu iki malzemenin temininde gerekli testler yapılmalı. Hem betonun hem donatı çeliğinin inşaatta kullanılmadan önce mekanik özellikleri mutlaka deneylerle tespit edilmeli." ifadelerini kullandı.

"KENTSEL DÖNÜŞÜM DEPREM RİSKİNİ AZALTMADA ETKİLİ OLACAK"

Kentsel dönüşümle yıkılan yapılardan bahseden İlki, "Kentsel dönüşüm kapsamında oldukça fazla bina yıkıldı ve yenilendi. Çalışma özellikle İstanbul'da yapıldı. Bu kapsamda birçok okul binası yıkıldı ve yeniden yapıldı. Kentsel dönüşüm çalışması, deprem riskini azaltmada etkili olacak yaklaşımlardan birisi." ifadelerini kullandı.

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)